AŞIK OLMAK

Aşık olmak, korkağa yakışmıyor…
Aşk; idam sehpasında, Ayağının ritmi ile sandalye ile müzik yapanlara,
Yüreğini eline alıp, düşlere fırlatanlara, Kör olup güneşe doğru koşar iken;
Hak, adalet ve sevgiyi rehber edinenlere yakışır…
Aşk, bana, sana, ona yakışmıyor, Aşk, mutsuzlara yakışır.
Başarı dediğin şey umut, Aşk, umutsuzlara yakışır… 
 
Yürekteki tutuşacak ateş, Gücünü bilinmezlikten alır.
Umut etmek, anı kaçırmanızın, Birkaç ömür heba etmenin,
Gizemli uyarıcısıdır. Âşık olmak, sıradana yakışmıyor…
 
Başarı güdüsü; yaşam boynuna asılı duran,
Yılanını yavaş yavaş zehrini akıtmasına benzer.
Âşık olmak, başarıya yakışmıyor… 
 
Cesaret mumun erimesi gibi, Âşık olanı kör eder. Kendini statükoya kurban edenlere,
Kendini yakarken, Feryat eden uyuşmuş yürekleri, Huzur celladının, bilenmiş baltasının altına yatan ruha, Aşk, toplum kurbanlarına yakışmıyor…
 
Ruh bir yana, Beden bir yana,  
Kaçanlara… Aşk kaçanlara yakışmıyor…
Biri sevdaya, Bir huzura, Sarkaç gibi sallananlara aşk yakışmıyor…
 
Aşk; idam sehpasında, Ayağı ile sandalye ile müzik yapanlara,
Yüreğini eline alıp, düşlere fırlatanlar, Kör olup güneşe doğru koşar iken;
Hak, adalet ve sevgiyi rehber edinenlere yakışır…
 
Hayatını ya bir kelime ile özetleyenlere, 
Ya da hayatını okuyarak, Âşık olmaya çalışanlara,
Hediye edecek, Ve âşık olacaksın…
 
En güzel müzik; idam mahkûmunun, ayağının ritmi ile sandalyenin çıkardığı sestir…