Sağlıkta Şiddet
Mehmet Ali AVCI

Mehmet Ali AVCI

Mehmet Ali AVCI / Haber Muhabiri

Sağlıkta Şiddet

29 Ocak 2022 - 15:21 - Güncelleme: 31 Ocak 2022 - 21:03

Hekimler Ve Sağlık Çalışanları, toplumla çok yakın iletişim içinde olan, özel bir çalışma alanına sahip, hastalık, yaşlanma ya da diğer nedenlerle kendi kendine bakma gücünü yitiren kişilere, her yaş grubu ve cinsiyetteki bireylere hizmet veren önemli bir meslek grubudur.
Son yıllarda birçok sektörde olduğu gibi sağlık kurumları ve hastanelerde toplum huzurunu tehdit eden önemli bir halk sağlığı sorunu haline gelmiştir.Hekimler ve Sağlık çalışanları hasta veya hasta yakınlarının şiddetine maruz kalmakta ve fiziksel ve psikolojik zarar görmektedir. Bu durum hastanelerde hizmet veren hekim, hemşire ve diğer sağlık personelinin yanı sıra hasta ve hasta yakınları için de ciddi bir sorun oluşturmaktadır.
Hasta ve yakınlarının bir an önce kendileriyle ilgilenilmesini istemesi,hasta bilgilendirme ve yönlendirme personelinin eksikliği,hekimlerin ve sağlık çalışanlarının, hasta ve ailesi ile sıklıkla zor koşullar altında, yakın ilişki içinde olması,sağlık kurumlarının karışık işleyiş sürecine sahip olması ve bazı meslek-hasta gruplarına tanınan öncelik haklarının da şiddeti tetiklediği belirtilmektedir.
Yeterli sayıda alanında uzman hekimlerin olmaması, randevuya gelen hastaya doktorun yanında verilen muayene süresinin sadece 5 dakika ile sınırlı olması(Mhrs,182)gibi sebeplerin de etkisinin büyük olduğu biliniyor.
Hastanelerde şiddetin en çok görüldüğü bölüm acil servislerdir. Acilservis bir hastanenin ilk girişi yani hastalarla ve hasta yakınlarıyla temasın en çok olduğu bölüm olduğu için gelen yaralı, sarhoş, madde bağımlısı gibi risk durumu normalin üzerinde olan hastalar kendisinin veya hastasının sağlığından endişe ettiği için veya akli dengesi(sarhoş,madde bağımlısı vb.) yerinde olmadığı için sağlık çalışanlarıyla kavga etme,şiddet uygulamaya daha çok yönelim gösteriyor. Aslında bu olayların bu kadar yüksek olmasının en önemli sebepleri birisi ise yasal boşluklar ve tutarsızlıklar yani şiddet uygulayan kişilere caydırıcı cezaların verilmemesi.
Sağlıkta şiddet sadece dış dünyadan(hasta,hasta yakını vb.) gelmiyor. Şiddetin bir türü de üstlerin astlarına yaptığıMobbing(Yıldırma)Uygulması da bir şiddetşeklidir. Hekimlerin ve Sağlık çalışanlarının yoğun çalışma saatleri, yetersiz ekipman, güvenlik görevlilerinin yeterli koruma bilgisine sahip olmaması ,meslek hastalıkları, üstleri tarafında mobbing’e maruz kalmaları da bu şiddette zemin hazırlıyor.
 
Hekimlerin ve Sağlık çalışanlarının güvenli ortamlarda, yüksek motivasyonla çalışması ve kaliteli sağlık hizmeti sunulması için;
Öncelikle şiddettin hoş görülmediği bir ortamın oluşturulmalıdır,meydana gelen şiddet olaylarının şiddet türüne bakılmaksızın suç sayılması, bunun için gerekli yasal altyapının oluşturulması gerekmektedir.
Sağlık kurumları şiddet konusunda daha donanımlı bir hale gelmesinin sağlanması, çalışanların sahip oldukları haklar, mevcut kanunlar, şiddet kapsamına giren davranışlar, şiddete maruz kaldıklarında neler yapabilecekleri konusunda gerekli bilgilendirmeler yapılmalıdır.
Sağlık bakanlığı acil ve kronik hasta ayrımını yapmaya yönelik gerekli önlemleri ve bilgilendirmeyi yapıp ona göre gereksiz hasta yığılmasını önleyici tedbirler almalıdır.
Beyaz kod uygulaması efektif kullanılmalıdır.
Hekimlere ve sağlık çalışanlarına işlerini yapmalarını engel olan kişiler için tutanak tutma, rapor etme hakkı verilmeli, hastane yönetimi ve kolluk birimleri de bu konuda destek olmalıdır.
Sağlıkta şiddetle ilgili kamu spotları yayınlanmalı, halk bilinçlendirilmelidir.
Hastanelerde meydana gelen şiddet olayına ilk olarak müdahalede bulunacak Kolluk birimi Yardımcı kolluk olan özel güvenlik görevlileridir ve genel kolluk(polis,jandarma) gelene kadar görev ve yetkilerini kullanmaktan çekinmemelidir.
Sağlığa ayrılan bütçe artırılarak iş yükü azaltılmalı ve çalışana fazla mesai yaptırılmamalıdır.
 
 
Lütfen Düşünün  ”Bir Hastanede Hekimler ve Sağlık çalışanları olmazsa sizce ne olur?”
 
 
Saygılarımla,
Mehmet Ali AVCI                                                                                                       

Bu yazı 3801 defa okunmuştur .

YORUMLAR

  • 0 Yorum